11 Mayıs 2019 tarihinde Uluslararası toplumsal hareket “ALLATRA” platformunda küresel ölçekte bir emsalsiz uluslararası televizyon yayını bağlantısı olan “TOPLUM İÇİN SON ŞANS” etkinliği gerçekleşmiş oldu. Bu muazzam hadisenin açılışı Georgia (ABD) eyaletinin, Atlanta şehrinde başlamış oldu.
“TOPLUM İÇİN SON ŞANS” – insanlık tarihinde bir ilk olarak gerçekleşen bu küresel konferans dünyanın birçok farklı ülkesinden olan insanları canlı sohbet şemsiyesi altında birleştiriyor. Gezegenin farklı noktalarında, çok sayıdaki konferans salonlarında toplanan insanlar toplum içinde gerçekten öne çıkmaya başlayan önemli sorunları açık ve dürüst bir şekilde tartışmak için eş zamanlı olarak İnternet aracılığıyla birbirleri ile bağlantı kurdular.
Katılımcı ülkelerin arasında, ABD, Ukrayna, Rusya, Beyaz Rusya, İsviçre, Çek cumhuriyeti, İspanya, Slovakya, BAE, Kazakistan, Almanya, Özbekistan, İngiltere, Moldova, İtalya, Letonya, Kanada, Yeni Zelanda ve başka ülkeler bulunuyordu. İnsanlar milliyetlerinden, inançlarından, mesleklerinden, sosyal mevkilerinden bağımsız olarak dünyada bir ilki gerçekleştirip bütün medeniyeti ilgilendiren ana soruyu içeren gerçeği açık bir şekilde dile getirdiler: ‘Biz, bütün insanlık olarak toplumun gelişim vektörünü tüketici olmaktan, yaratıcı olmaya doğru nasıl değiştirebiliriz?’
Konuşmacılar açık ve korkusuz bir ifadeyle, nihaî olarak artık kendi güncelliğini kaybetmiş olan tüketici topluma ilişkin uluslararası topluluğun günümüz tutumunu sergileyen cümleleri dile getirdiler: ‘Burada hiç kimse öldürmek istemiyor, anlaşılan o ki hiç kimse saldırganlık istemiyor. Hepimiz barışı ve birbirimizle güzel ilişkileri çok istiyoruz. Peki o zaman neden bizi bir düşmanın olduğuna inanmaya zorluyor ve bizi korku içinde, nefret içinde yaşamaya mecbur ediyorlar? İnsanlar şikayet etmiyorlar. Şikayet edenler bir cüzdanı ve bizim üzerimizdeki iktidarı kendi aralarında paylaşamayanlardır, bu cüzdanın bize ait olduğundan bahsetmiyoruz bile’.
EŞİ BENZERİ GÖRÜLMEMİŞ BİR FORMAT VE GÜNDEMDEKİ SORUNLAR
Katılımcıların hepsi gerçekleşen etkinliğin gerçekten de sıra dışı ve emsalsiz bir formata sahip olduğunu belirtiyorlardı. Neredeyse bütün konuşmacılar doğrudan salonda oturdukları yerden konuşmalarını yapıyor ve etkinliğin misafirleri ve de bütün dünya ile yekvücut oluyorlardı. Her bir konuşmacı binlerce insanın düşüncesini ifade ediyor, her bir katılımcı ise farklı farklı toplulukların birer temsilcisi oluyordu. Sinema salonlarının ve kongre merkezlerinin büyük ekranlarında insanlar birbirlerini görüyorlardı. Dünyanın farklı noktalarında bulunan insanlar birbirlerinin gözlerinin içine bakarak aracılar olmadan iletişim kurabiliyorlardı!
Kamuoyu özellikle de salonlarda dile getirilen tam yerinde sorulara hassasiyetle tepki veriyordu. ‘Bu gerçekten de herkesin gündeminde olan bir mesele! Nihayet, içinde Medya’nın kelime oyunlarının ve siyasî abartmaların olmadığı gerçeklerin dile getirilmiş olduğundan dolayı çok mutluyuz. Bu, biz insanların birleşince güçlendiğimizi ve iyiliğin farklı ülkelerde hâlâ canlı olduğunun bir göstergesi!’- diye belirtiyorlardı katılımcılar.
“TOPLUM İÇİN SON ŞANS” konferansında değinilen soruların arasında aşağıdaki gibi örnekler mevcuttu:
Tüketici toplum biçimi, bizim uygarlığımızın gelişiminin önünde duran bir çıkmaza nasıl dönüşmüş oldu? Ülkelere ve uluslara zarar vermeden, hiçkimseye zarar vermeden, barışçıl bir yolla hep beraber yaratıcı bir toplum biçimine geçmemiz için neler yapmamız gerekiyor?
Madem ki dünyanın farklı ülkelerinde yaşayan ünsanların büyük bir çoğunluğu sadece tek bir şeyi; barışı ve mutlu bir hayatı istiyorlarsa, o zaman XXI yüzyılımızda, savaşlar, uluslararası çatışmalar, ırkçılık ve din ayrımcılığı gibi dünya sorunları ile niçin hâlâ karşı karşıya kalıyoruz?
Yaratıcı toplum için önemli olan haberler küresel Medya kurumları tarafından neden çarpıtılıyor veya neden ört bas edilmeye çalışılıyor? Yaratıcı bir toplumda içerisinde Medya kurumlarının nasıl olması gerekiyor? Dünyada bu kadar fazla sayıda din varken, toplumda insanlığın olmama nedeni ne? Herkesin bildiği bir örneği verirsek, İslâm Müslümanlar tarafından bir Sevgi dini olarak görüldüğü hâlde, neden kamuoyunda gözden düşürülmeye çalışılıyor?
Şu anda ibresinin saat 12-ye 2 dakika kaldığını gösteren ‘Kıyamet Günü Saati’ olarak isimlendirilen şeyi insanlık için tesis eden ve bunun küresel medya kurumlarında ‘uluslararası durumdaki gerilimin ve nükleer silahlanma yarışının göstergesi’ olarak reklamını yapan kimler? Neden 12-yi ‘kıyamet ve insanlığın tamamen imha edilmesi’ olarak belirlediler?
İyi niyetlere sahip tüm insanları nasıl bir araya getirebiliriz? Çıkış yolu var! Birlik olmuş insanlar çok şeyi başarabilirler!
Bu bir G20 oyunu değil. Bu, açık bir şekilde gerçeği söyleyen ve asıl önceliklerin Barış, Vicdan ve İnsanlık olacağı tüm insanlığa özgü ortak bir aile içerisinde yaşamayı isteyen dünyanın farklı ülkelerinden olan özgür insanların bir birliğidir.
BÜTÜN İNSANLIĞI BİR YIL SONRA BİR ARAYA GETİRELİM
Konuşmacılar tarafından, bu geniş çaplı etkinlik zamanında hep beraber bir yıl sonra, Mayısın ikinci Cumartesinde daha da geniş çaplı olacak bir ‘TOPLUM İÇİN SON ŞANS 2020’ #allatraunites online-konferansı düzenleyerek, bütün dünya ile bir araya gelmek ve bütün ülkelerin temsilcileri ile önderlerini de bu etkinliğe davet etmek önerisi sunulmuştu:
‘Bugün Mayısın ikinci Cumartesi.Gelin bir sene sonra dünyadaki bütün insanlar ile bir araya gelelim, gelin bütün dünya kamuoyu ile birlikte bizim önderlerimiz ve devlet memurlarımız ile beraber bir araya gelelim. Eğer yüksek makamlarda oturan devlet memurları gerçekten de sıradan insanların arasına katılamayacak kadar tembel iseler, bu da sorun değil, onlar kendi ofislerindeki rahat koltuklarından İnternet aracılığıyla bize bağlanabilirler. Bütün dünya kamuoyunun gözlerinin içine bakarak,onlarda birer sıradan vatandaş gibi bizim sorularımıza ekranın ötesinden cevap verebilirler, çünkü bugün onlar cumhurbaşkanları iken yarınki gün sıradan birer vatandaş olacaklardır. Hadi gelin, gerçekten de önderlerimizin bizi öldürmek isteyip istemediklerini açıklığa kavuşturmak için bir araya toplanalım. Biz, onlara şu soruyu sormak istiyoruz; siz aslında bizimle ne yapıyorsunuz, bizi kurtarıyor musunuz yoksa içimizde terör mü estiriyorsunuz?’
Her birimiz bunun için birçok şeyler yapabiliriz. Konferans ile ilgili mümkün olduğunca fazla sayıda insanı bilgilendirmek adına ve kendi insanî tavrımızı ortaya koyarak yeni bir yaratıcı toplumun, sağduyu sahibi her bir insanın içinde yaşamayı isteyeceği bir toplumun oluşturulmasına katkı sağlamak için her birimiz elimizden gelen çabayı gösterebiliriz.
“Hepimiz güzel bir dünyada yaşamayı istiyoruz, ama eğer böylesine bir dünyayı kendimiz yaratmazsak, kimler bunu yapacak ki?.. Hadi gelin bu konferans hakkındaki haberleri Medya kurumlarında ve bütün sosyal medya üzerinden paylaşalım, bütün gezegen kapsamında elimizden gelen her şeyi yapalım. Bu son şans, saatleri kaldırabilir ve mutlu yaşayabiliriz. Ama eğer biz, birleşmek için bu olanaktan faydalanmamaya karar verirsek, o zaman son iki dakikanın da geçmesini beklemeye ne gerek var. Biz hemen şu an itibarıyla saatlerin ibresini ‘Geceyarısı’nı gösterecek şekilde ayarlayabiliriz. Yarınki dünyanın nasıl bir dünya olacağı bize bağlı. Ve biz, değişen iklime etki edemeyeceğimizin farkındayız ancak biz kendi aramızdaki, insanlar arasındaki ilişkileri değiştirme gücüne sahibiz. Şöyle ki, gelin hep beraber gelecek yılın Mayıs ayının ikinci Cumartesinde buluşalım ve uygarlığımız için hep birlikte bir yol seçelim!’
DÜNYADA BÜYÜK YANKI UYANDIRAN #CREATIVESOCIETY
Emsalsiz bir konferans olan ‘TOPLUM İÇİN SON ŞANS’ bütün dünyada büyük yankı uyandırdı. Etkinlik son bulmuştu fakat farklı ülkelerde bulunan insanlar yerlerinde oturmaya devam ediyorlardı. Gecenin geç saatlerine kadar müzakereler devam ediyor, geri bildirimlerin ve duydukları, gördükleri şeylerle ilgili önerilerin video kaydı yapılıyordu. Herkes mutlak bir şekilde bu olayın ne kadar büyük bir anlama sahip olduğunu belirtiyordu: nihayet gerçekler bütün dünya üzerinde dile getiriliyor olmuştu! Katılımcıların hepsi (toplum eylemcileri, konsoloslar, tanınmış adamlar ve bütün davet edilenler), bahsi geçen haberlerin her yerde yaygınlaştırılması ve umum dünya çapında gerçekleşecek olan yeni formata sahip bir ‘TOPLUM İÇİN SON ŞANS.2020’ etkinliğinin hazırlıkları için mutabakata vararak, bu konuda yapılacak işler için gerçek manada yardımcı olmak ve iştirak etmek kararı aldılar.
Her bir insanın yakın geleceğini ilgilendiren küresel çaptaki bir girişim olarak bütün dünya kamuoyunun dikkatini çekme çağrısında bulunan #allatraunites hashtag’i dünyanın sosyal ağlarında giderek yaygınlık kazanıyor! Bu fikir, değişik ülkelerde yaşayan etkinlik katılımcılarını harekete geçmeye teşvik etti, çünkü tüm dünyaya ait olan bu girişim, çağdaş krizlerden ve bütün insanlığın önünde duran çıkmazlardan sözün asıl anlamıyla çıkmak anlamına geliyor! Ve şu an itibarıyla her bir insan, tüm insanlığı kapsayan olumlu bir geleceğin gerçekleşmesi için elinden gelen çabaları hayata geçirme şansına sahip!